SON DAKİKA

Bir Magazin
Bir magazin üç yaşında

Birkan Aydoğdu , Herkes kendi hayatının başrolünde

Birkan Aydoğdu , Herkes kendi hayatının başrolünde
Bu haber 10 Aralık 2020 - 15:37 'de eklendi.

Birkan Aydoğdu , Herkes kendi hayatının başrolünde

1-Müzik kariyerinizi biraz öğrenmek isteriz…

-Açıkçası bir çok müzisyen arkadaşımızın şanslı olduğu bir konuda ben çok şanslı değilim ve ailemde müzikle uğraşan tek birey ben oldum her daim. Bu nedenle 12 yaşımda piyano eğitimi almaya karar verdim, sonrasında bağlama, gitar vs. derken solistlik yapma aşamasına varan bir serüvene yol verdim. Almanya’nın Mannheim kentinde yaşadığım 2009 yılında Zemin adlı bir rock grubu kurdum. Hala aktif olarak o kulvarda sahnelerimiz ve albüm çalışmalarımız devam etmekte. 2020 Yılıyla birlikte bu zorlu süreçte bireysel olarak grup çalışmaları haricinde istediğim yönde bir müzik stili arayışına girdim.
2-Son çalışmanızdan bize biraz bahseder misiniz?

-Aslında müziğin her noktasındaki ayrı güzelliklere odaklanmaya çalışıyorum. Son çalışmam olan “Hakikat“ i, 2020 yılının aralık ayında yayınlama kararı aldım ve projemi şu şekilde hayata geçirmeye karar verdim ve her ay yeni bir şarkı adı altında dinleyicilerimize sunmak istiyorum. Müzik, iletişim kurmanın en güzel kanalı ve ben bu kanalı değerlendirmek, bu hayata dair bir şeyler anlatmak istiyorum.
3-En büyük hayaliniz nedir ve hayallerinizi gerçekleştirebildiniz mi?

-En büyük hayalim, müzik adına doğru anlaşılabilmek ve yaptığım müziğin piyasa müziği diye adlandırılmamasını istemiyorum.
4-Müzikle tanışmanız nasıl oldu? Kariyerinizin dönüm noktası nedir?

-Müzikle ilk tanışmam annem sayesinde oldu, bana bir hobi arayışına girmişti ve Fazıl Say’ı çok seven annem bana müzik aşkını aşıladı. Kariyerimin bir çok dönüm noktası oldu açıkçası, bunlardan ilki Duman grubu ile 2010 yılında aynı sahneyi paylaşma şansı yakalamamla başladı, sonrasında Zeytinli Rock Festivali yurtdışı seçmelerinde Umut Kuzey ile işbirliği yaparak Almanya danışmanlığını yapmış olmam. Tabi seçmelere gelen büyük isimler de bana bu yolda örnek oldular, İskender Paydaş, Alen Konakoğlu gibi isimlerden bahsediyorum.
5-Sizce sanatçılar albüm çıkarmaya neden olumsuz bakıyorlar?

-Çünkü albüm 12 şarkı demek ve albüm çıkıp 1 ay sonra maalesef unutuluyor. Kalıcı işler yapmak ise çok büyük emek ve zaman istiyor ve artık dinleyicilerin de zaman ayırıp ayrıntılı bir şekilde komple bir albümü dinlemeleri gibi bir şey söz konusu bile değil. Aylık bir şarkı çıkarmak bir albüm çıkarmaktan daha kolay dinleyicinin beğenisine sunmamızı sağlıyor.
6-Youtube izlenmelerden gelir sağlıyor musunuz, size bir gelir getiriyor mu?

-Youtube kanalımı aktif olarak kullanıyorum fakat kanal açma fikri aralık 2020’de oluştu. Şu an için bir gelir sağlamadım. Kanalımın adı Birkan Aydoğdu. Kanalıma abone olmayı unutmayın.
7-Youtuberların müzik hayatına girmesini nasıl buluyorsunuz?

-Olumlu bakıyorum açıkçası, değişik şeyler çıkıyor arada ve gerçekten müzikle uğraşmak, insanları güldürmek adına başkalarını aşağılayan videolar çekmekten daha iyidir.
8-Youtuberlardan beğendiniz isimler var mı?

Kendim de bir akademisyen olduğum için daha çok bilimsel kanalları takip ediyorum. Barış Özcan ve Ruhi Cenet gerçekten istikrarlı bir şekilde yapıyorlar bu işi. Bir de bu kısa DIY (Do it Yourself) videolarına çok takılıyorum.
9-İdolüm dediğiniz isimler var mı?

-İdolden daha çok feyz aldığım büyük üstatlar var. Neşet Ertaş, Erkin Koray, Nida Tüfekçi gibi büyük isimlerin o zamanki imkanlar çerçevesinde ortaya koymuş olduğu eserler çok farklı boyutlarda benim için.
10-Pop Müziği sizce nereye doğru gidiyor?

Ben pop müziği maalesef takip etmiyorum o nedenle bu konu hakkında bir fikrim yok.
11-Bir albüm ya da bir single çıkarmanın maliyeti nedir? Sizce verilen emeklere değiyor mu?

-Öncelikle maddiyata yönelik işler yapmak yerine başta da söylediğim gibi daha çok insanlara güzel şeyler sunmaktan yanayım. Müzik demek sadece eğlenmek demek değildir, ruhun ihtiyacı olan bir rahatlama unsurudur. Ama kısacası maliyetli bir sektör, enstrümanlar, ekipmanlar vs. ama esasına bakacak olursak artık eskisi kadar zor değil.
12-Pandemi dönemi müzik sektörünü nasıl etkiledi?

-Maalesef 2020 yılında “Zemin” olarak toplamda 20-25 konser verebildik ve bir çok sahnemiz iptal edildi, kısıtlamalardan dolayı sokak müziği yapmayı düşündüğümüz anlar oldu, yanlış anlaşılmasın maddiyat yüzünden değil müziksiz kalmamak adına.
13-Hayatınızda değiştirmek istediğiniz neler var?

-Öncelikle pandemi müzik sektörünü çok etkilemiş olsa da Almanya’da sosyal alanda çalışan birisi olarak inanılmaz yoğun bir tempoda çalışıyorum. Bu da istediğim vakti müziğime ayıramama engel oluyor. Müziğe daha çok zaman ayırabilmek en büyük arzumdur.
14-Sahne hayatınız ile dışarıdaki yaşamınız arasında bir fark var mı?

-Kesinlikle farklı. Ben pedagoji alanında çalışıyorum, çocuk esirgeme kurumunda müdür pozisyonundayım. Aile danışmanlığı ve gençlik geliştirme dallarında çalışıyorum. Yanı sıra bilimsel makaleler hazırlıyorum. Bir sonraki projem 4-8 yaş arası için müzikli bir çocuk kitabı yazmak.
15-Konserlerde uçsuz bucaksız dinleyiciler ile arasına barikat koyan sanatçılar hakkında neler düşünüyorsunuz?

-Tamamıyla kendilerini korumaya yönelik bir davranış biçimi diye adlandırıyorum. Kitle çoğaldıkça maalesef samimiyet azalıyor.
16-Müzik ödülleri sizce birer PR çalışması mı?

-Sosyal medyanın bu kadar baskın olmadığı zamanlarda kesinlikle evet. Ama artık PR denilen şey sosyal medyanın gücüyle ortaya koyuluyor.
17-Sosyal aktiviteleriniz neler?

-Zaman buldukça ailemle vakit geçirmeye çalışıyorum. Resim yapmaktan çok hoşlanıyorum. Görsel sanatlar mezunuyum aynı zamanda keşke daha fazla vakit ayırabilsem diyorum.
18-Sizce ülkemizde müzik neden magazinleştiriliyor?

-Dedikoduyu seven bir milletiz ve göz önünde olan insanların hayatları merak ediliyor ama bu sadece bizim ülkemizde değil dünyanın bir çok yerinde bu böyle.
19-Tek single ile bir anda patlama yaşayanlar neden bir anda ortadan kaybolup devamını getiremiyorlar?

-Amatör ruhla yapılan her şey çok daha lezzetli oluyor, ve işin içine menajerler, organizasyonlar girince maalesef o amatör ruh kendini farklı bir şeye bürümeye başlıyor. Tabi ki bence en büyük faktör single çalışmasında yapılan işi sahneye taşıyamıyor olmakla da alakalı.
20-Moda danışmanınız var mı? Giyim konusunda nelere dikkat ediyorsunuz?

-Moda danışmanım yok.
21-Pandemi döneminde sahne alabiliyor musunuz? Sahnede nasıl önlemleriniz var?

-Maalesef kısıtlamalardan dolayı müzik Almanya’da da susturuldu.
22-‘Sende bir starlık görüyorum’, ‘sende bir star ışığı var’ diye sözler çok duyuyoruz size göre starlık nedir?

-Starlık diye bir şey yok. Bence herkes kendi hayatının baş rolünde, bir çok kişi tarafından tanınmak star demek değildir. Star sadece bir sıfatlandırma, bir kefeye koyma çabası bence.
23-Ülkemizde veya dünyada müzikte kadınlar mı erkekler mi daha hızlı yol alıyorlar ya da daha şanslılar?

-Cinsiyet ayrımı yapmaktan hiç hoşlanmıyorum fakat bir gerçek var ki kadın sanatçılar bu yolda daha çok zorluklar çekiyordur diye düşünüyorum.
24-Bir şarkıcının en büyük getirisi sizce ses mi yakışıklılık-güzellik mi ya da zekası mı olmalı? Sizin getiriniz nedir? Hangisinde ilerlerse başarılı olur?

-Bence ruhu olmalı bir sanatçının. Anlatacak bir şeyleri olmalı…. Hayat sadece aşk ve sevgi, pembe sözlerden ibaret değil ve bunlara da dikkat çekmeli bir sanatçı.
25-Tek gazete haberi ile bir anda sahne alma peşinde olan yeni şarkıcılara ne gibi tavsiyeler vermek istersiniz?

-Gazete ilanlarıyla değil yetenekleriyle kendilerini ispatlasınlar.
26-Son olarak sevenlerinize neler söylemek istersiniz?

-Sağlıklı kalın… Bu günler de geçecek ve yine sahnelerde buluşacağız. Almanya`dan herkese selamlar.
_____
KISA KISA…
Hangi mesleği yapmak istemezsiniz?
-Doktorluk yapmak istemezdim, kan göremiyorum.

En nefret ettiğiniz şey nedir?
-Yalan söyleyen ve kendi çıkarları için başkalarının hayatlarını hiçe sayan düşüncelerden ve eylemlerden nefret ediyorum diyemem ama haz almıyorum diyebilirim.

Hangi futbol takımını tutuyorsunuz?
Futbol ile ilgilenmiyorum ama milli takımın olduğu her müsabakaya ilgi duyuyorum. Buna basketbol, voleybol, jimnastik de dahil.

Uğurlu sayınız?
3

Hangi renk?
Siyah

Kıskançlık, ego var mı?
Sağlıklı bir ego herkeste olmalı, her şeyin fazlası zarar olduğu gibi egonun da fazlası zarar.

En son izlediğiniz film, dizi?
9 Kere Leyla. Maalesef beğenemedim.

En son gittiğiniz konser?
Zakkum. Öncesinde sahnede grubumuzla biz yer almıştık.
SEDAT SARIKAYA -KOCAELİ

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER
SON DAKİKA
Arabic Arabic Azerbaijani Azerbaijani Bulgarian Bulgarian Chinese (Simplified) Chinese (Simplified) English English French French German German Hindi Hindi Italian Italian Kazakh Kazakh Kyrgyz Kyrgyz Portuguese Portuguese Russian Russian Tajik Tajik Turkish Turkish Uzbek Uzbek